Dedi ki: "Rabbim, beni kışkırttığın şeye karşılık, andolsun, ben de yeryüzünde onlara, (sana başkaldırmayı ve dünya tutkularını) süsleyip-çekici göstereceğim ve onların tümünü mutlaka kışkırtıp-saptıracağım. Ancak onlardan muhlis olan kulların müstesna." (Allah) Dedi ki: "İşte bu, Bana göre dosdoğru olan yoldur. Şüphesiz, kışkırtılıp-saptırılmışlardan sana uyanlar dışında, senin Benim kullarım üzerinde zorlayıcı hiçbir gücün yoktur." (Hicr Suresi, 39-42)

Yeryüzü ilk yaratıldığı andan itibaren her dönemde iman eden insanların sayısı az olmuştur. Şeytanın en çok etkisi altına almak isteyeceği kişiler, Allah’a katıksız bağlı olan müminlerdir. Bunun nedeni, Allah’ın zikrinden uzak yaşayan insanlar zaten şeytana tabi bir hayat sürmektedirler. Ancak Müslümanlar son nefeslerine kadar Allah’a sadık kalacaklarına söz vermişlerdir. Bu yüzden şeytanın müminler üzerinde oyunu daha fazla olmaktadır. Müslümanların şeytanın oyuna karşı son derece dikkatli olmaları gerekmektedir.

Müslüman şeytanın sinsi bir varlık olduğunu unutmamalıdır. Şeytan insanlara kötü ahlakı yavaş yavaş empoze etmektedir. Çünkü alanen yapacağı çağrıların bir etkisinin olmayacağını bilmektedir. Bu yüzden şeytan insanlara hiç bilmeyecekleri bir yönden yaklaşmaktadır. İnsanların genelinin yaşadığı ahlaki yozlaşma şeytanın bu oyunu sayesinde olmuştur. İnsanlar bu oyun ile haramları helal, helalleri haram olarak görmeye başlamışlardır.

Müslüman her yeri kuşatanın Allah olduğunu bilir. Sürekli Allah’ı zikreder, ölümü ve ahireti sıkça tefekkür etmeye çalışır. Dünyanın bir imtihan yeri olduğunu unutmaz, güzel ahlakı yaşamaya gayret eder. Bu ahlak Müslümanı şeytanın etkisinden korur, Allah’a olan yakınlığını arttırır. Rabbimiz bir ayetinde Kendi zikrinden uzak bir yaşam süren insanların durumunu şöyle habe verir:

“Şeytan onları sarıp-kuşatmıştır; böylelikle onlara Allah'ın zikrini unutturmuştur. İşte onlar, şeytanın fırkasıdır. Dikkat edin; şüphesiz şeytanın fırkası, hüsrana uğrayanların ta kendileridir.’’ (Mücadele Suresi, 19)

Şeytanın insanları kandırmak için kullandığı yöntemlerden biri de hayatın detaylarına daldırmaktır. Birinin söylediği söz, olumsuz bir davranış, hayat şartları, okul, ticaret… şeytan bunlarla insanları gereğinden fazla oyalayarak Allah’ın zikrinden uzaklaştırmaya çalışmaktadır. Allah’ın zikrinden uzaklaşan insan ise bir zaman sonra O’nun hükümlerini tanımamaya başlayacaktır. Kısacası nefisini ilah edinen bir yaşamı olacaktır.

İnsan şeytanın en küçük kışkırtmasından dahi sakınmalıdır. Şeytanın etkisiyle yapılacak en küçük bir hata, devam ettirildiği takdirde insanı en büyük günahlara sürükleyecektir. Sapıklar, ülkeleri sömürenler, cinayet işleyenler, katliamlar yapanlar… hep bu büyük günahlara küçük hatalarla başlamışlardır.

Şeytan insanın psikolojisini çok iyi bilen bir varlıktır. Bu yüzden kullandığı yöntemlerde çok fazladır. Ancak insan Rabbine güzel bir teslimiyetle teslim olduğunda, Allah’ın izniyle onun etkisinden çok kolay kurtulabilir ve Rabbinin rızasını kazanabilir.

Gerçek şu ki, iman edenler ve Rablerine tevekkül edenler üzerinde onun (şeytanın) hiç bir zorlayıcı-gücü yoktur. (Nahl Suresi / 99)

 
Misafir Avatar
İsim
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×