Yazarlar:
31 NUMARALI REKLAM ALANI
Deprem, Kıyamet ve Yoldaki Taşlar!

İnsanlar sana kıyamet saatini soruyorlar. De ki: "Onun ilmi ancak Allah'ın nezdindedir. Ne bilirsin belki kıyamet yakında olur." (AHZAB/63).

Maya takviminin 21 Aralık 2012’de son buması pekçok kişi tarafından kıyametin kopacağı gün olarak beklenmeye başlandı.

Son yaşanan Japonya depreminden sonra pekçok insanın ki maalesef müslümanlar dahil bu bilgiye inanmaları oldukça üzücüdür.

Hatta pekçok internet sitelerinde peygamberimizin kıyametin alametleri ile ilgili hadisleri deyim yerindeyse çarşaf çarşaf yayınlanıp yorumlanarak 2012 senaryolarına çanak tutulmaktadır.

Bir müslüman olarak ayette de belirtildiği gibi kıyametin bilgisi sadece rabbimizin katındadır.

Bu bir inanç meselesidir sonuçta ve eğer siz ayete inanıyorsanız değil Mayaların kimsenin bilmesi mümkün değildir.

Bir müslüman olarak son yıllarda ki kıyamet histerisine bakarsak, rabbimimizin o anı gizli tutmasınında O’nun şanına yakışır bir rahmet olduğunu görebiliriz.

An’ı bilseydik her günahtan sonra nasıl olsa sağlığım yerinde, kıyametede çok var sonra tevbe ederim diye nefsin her türlü kandırmacalarına daha açık hale gelebilirdik.

Ya da tam tersi 21 Aralık 2012’de kıyametin kopacağını Allah bize Kur’an’da bildirseydi, şimdi belkide hepimiz hertürlü işi bırakıp inzivaya çekilmiş olabilirdik. Bunun oluşturacağı kaosu tahmin etmek zor olmasa gerek.

Her kıyamet yazısı nedense bugünlerde beni daha çok yaralıyor özellikle her deprem yada savaş sonrası yazılınca. Necip Fazıl’ın deyimiyle içimden ”durun kalabalıklar, burası çıkmaz sokak” diye bağırmak geliyor.

Her insanın ÖLÜMÜ zaten KIYAMETİDİR.

Ve biliyorsunuz ki kıyametiniz her an kopabilir.

Bir kalp krizi, bir trafik kazası, bir kaza kurşunu yada boğaza takılan bir leblebi.

Hepimizin kıyameti bu kadar yakınken, bu kadar vurdum duymaz oluşumuzu nasıl açıklayabiliriz?

Ya vakti kesinlikle bilinmeyen büyük kıyamete olan ilgimizi nasıl açıklayacağız öyleyse?

İnzivaya çekilmek isterseniz şimdi başlayabilirsiniz çünkü her nefis ölümü tadacaktır emri kesindir.

Ölünce yanlışlarınızı düzeltme şansınız kalmayacak.

Bir kalp kırdın ise bu kıldığın namazdan sayılmayacak.

Yetim malı yedin ise karnına doldurduğun sadece ateştir ve her kul kendi ateşini yanında getirecek.

Ölmeden nefsimizi öldürmezsek,

mazlumları kollamazsak,

teraziyi kaydırırsak,

mezarlıklara uğramazsak,

ana-baba hakkına riayet etmezsek,

komşumuz aç iken tok yatarsak,

ilim Çin’de de olsa aramazsak,

hastaları ziyaret etmezsek,

yoldaki taşları atmazsak,

çamur at, tutmazsa izi kalır diye düşünürsek,

kıyametimiz kopmuştur zaten.

Neden 2012’yi bekleyelim ki.

Tek tek herbirimiz öldüğünde tek tek kıyametler kopmaktadır zaten.

Ve huzura tek tek çağırıldığımızda, şu yaşanan kıyamet histerisi değil, yollardan başkalarının ayağına dokunur diye aldığımız taşların sağladığı itibar sorulacak.

Kıyamet günü onların herbiri Allah'ın huzuruna tek başına çıkacaktır. (MERYEM/95).

Brusk Baran

E-mail: [email protected]

Anahtar Kelimeler
Misafir Avatar
İsim
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×

KADINLAR İKİNCİ SINIF VARLIKLAR DEĞİLDİR
KADINLAR İKİNCİ SINIF VARLIKLAR DEĞİLDİR

Haberi Oku